Saç ekimi operasyonlarında başın arka kısmındaki genetik olarak dökülmemeye kodlanmış kalıcı saçlar kullanıldığından; ekilen saçların dökülme ihtimali yoktur. Saçlar kişinin kendi saçlarıdır. Aynı renk ve karakterde çıkar. Uzatılabilir, boyanabilir… Saç ekiminde sadece ekilen saçın miktarı ve alınma biçimi değil ekilen saçların yönü, ön saç çizgisinin doğallığı da çok önemlidir. Saç ekim işlemi lokal anestezi altında ortalama 6-8 saat süren ve bu süre içerisinde kişinin sosyal ihtiyaçlarını televizyon izleyerek, kitap-gazete okuyarak giderebileceği sıkıntısız bir süreçtir. İşlem esnasında ve sonrasında herhangi bir ağrı olmamaktadır. Kişi işlem bitiminden itibaren 2 gün dinlenerek günlük hayatına devam edebilir. Ekim ve alım bölgesinde 5. günden itibaren herhangi bir iz kalmamaktadır ve kişinin ekim yaptırdığı belli olmamaktadır. Ekilen saçlar 3 hafta sonra geçici olarak dökülür ve 3. ayın başında yeni ve kalıcı sağlıklı saçlar çıkmaya başlar. Bu saçlar kişinin hayatı boyunca kullanacağı, uzatabileceği, fön çekebileceği, boyayabileceği kendi saçları olacaktır.
Fue Saç Ekiminin Uygulanışı
İkinci aşamada izole edilerek yerlerinde bırakılmış olan foliküler ünite greftleri yerlerinden toplanarak steril bir ortamda sıralanarak pedri kaplarına konulurlar. Toplama ve sıralama aynı anda yapılarak greft travması minimalize edilmektedir. Yine bu işlem esnasında saç foliküllerine kesinlikle dokunulmamalıdır. Miktarına göre sınıflandırılarak hangi greftin hangi bölgeye ekileceği planlanır. Bir sonraki aşama saçın çizgisini planlama aşamasıdır. Dışarıdan bakan insanların en fazla dikkatlerini çeken yerdir. Doğal bir çizgi hastanın profilini değiştirecek daha aktif ve genç bir görünüm sağlayacaktır. çizim belirlenirken 3 boyutlu düşünmek gerekmektedir. Aday aynada bunu sade iki boyutlu görebilmekte ve anatomiye uygun olmayan isteklerde bulunabilmektedirler. Doktor kişiyi 3 boyutlu olarak göreceğinden isteklerinin neden doğal olmadığı hususunda aydınlatmalıdır. Fue tekniği öncesi saçın çizgisi oluşturulurken veya planlanırken sıkça yapılan hatalardan kaçınılmalı insanın yaşına ve cinsiyetine göre alnın yapısı da göz önünde alınarak planlanmalıdır. Genellikle insanların yüzünde alnında asimetri vardır. Bazı hastalarda bu asimetri oldukça belirgindir. Asimetrik alınlarda simetrik oluşturulması oldukça zahmetlidir. Bu tür durumlarda en azından karşıdan bakıldığında simetri sağlanabilmelidir. Paralel bakıldığında ön çizgi simetrik olmalı alnın şekline göre ortadan yanlara gidildikçe alnın anatomik yapısını takip etmelidir. Yandan bakıldığında ise ortadan yanlara doğru ilerlerken yer düzlemine paralel ya da yukarı doğru ilerleyen bir şekilde planlanmalıdır. Daha sonra Fue tekniği ile
Saç ekimi için açılacak kanallar oluşturulur. Kanallar hazırlanırken, çıkacak saçların üç boyutlu açıları hastanın orijinal saç tellerinin üç boyutlu açılar örnek alınarak yapılmalıdır. Saçsız alın bölgesinden saçlı deri bölgesine yumuşak bir geçiş sağlanırken, ince telli, tek saç teli içeren greftler ile ilk çizgi belli belirsiz hazırlanmalıdır. Düz çizgilerden kesinlikle kaçınılmalıdır. Geriye doğru ilerlerken daha fazla kıl içeren greftler kullanılarak sıklık arttırılmalıdır. Daha sonra orta saçlı bölgeye ekim yapılır. Burada amaç hem saçın çizgisinin geriye doğru devamlılığını sağlamak hem de yukarıdan bakıldığında derinin görünürlüğünü azaltmaktır. Açılar yine anatomiye uygun olmalıdır. En arkadaki taç bölgesinde özellikle kişinin daha önce var olan spiral görüntüsü oluşturulmalıdır. Bu bölgedeki açılarda da en az ön çizgi kadar önemlidir. Üst kısımlara daha sık bir ekim yapılarak derinin görünürlülüğü azaltılabilir. Saçlı derinin arka kısmından, dihidrotestesteron hormonuna dirençli foliküler ünitelerin donör alandan direkt olarak özel “punch” lar ile alınması ve böylelikle saçın bir şerit halinde eksizyonu ihtiyacının ortadan kaldırılması ilk defa Dr. Woods tarafından “Wood’s tekniği” olarak ortaya atılmıştır.